Birleşik Kıbrıs Partisi Kadın Meclisi Kıbrıs’ın kuzeyinde her geçen gün artan kadın cinayetlerinin toplumda büyük infial yarattığını, yaşananlar karşısında aciz kalan hükümet yetkililerinin meydana gelen kadın cinayetlerinden sorumlu olduğunu vurguladı.
BKP Kadın Meclisi adına açıklama yapan Hediye Yiğiter, kadın cinayetlerinin her geçen gün artış gösterdiği Kıbrıs’ın kuzeyinde, alınması gereken acil ve önleyici tedbirler olduğunu belirterek, Kıbrıs Türk toplumunu infiale sürükleyen bir çok toplumsal olayda olduğu gibi kadın cinayetlerinde de hükümet yetkililerin sessiz ve aciz kaldığını vurgulayarak “Yaşananlar karşısında acil önleyici tedbirler alması gerekenler hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi davranmaya ve tedbir almak bir yana sessizce izlemeye devam etmektedirler” dedi.
Aile içi şiddet diye yorumlanan bu tür cinayetlerin, temel insan hakları ihlali olduğunu vurgulayan BKP Kadın Meclisi sözcüsü Hediye Yiğiter, devletin şiddeti önleme adına yasaları düzenlemek, koruyucu tedbirler alarak temel insan haklarına saygıyı sağlamakla sorumlu olduğunu vurguladı.
“ Kıbrıs’ın kuzeyinde kadına ve çocuğa şiddet ve istismar vakaları hızla artmaya devam ederken hükümet bunları önleyecek tedbirler almak yerine ülkemizde gericiliği tırmandıracak icraatlara çanak tutmayı tercih etmektedir. Bu nedenledir ki yaşananlardan hükümet sorumludur” diyen Yiğiter,  Kıbrıs Türk Toplumu’nun artan siyasi ve ekonomik sorunlar karşısında hasta bir topluma dönüştüğünü, öte yandan çağdaş ve demokratik bir yapıya dönüşmesi arzulanan eğitim sisteminin her geçen gün daha da gerici bir yapıya dönüştürülerek daha büyük sorunların ortaya çıkmasına zemin hazırlandığını vurguladı.
Birleşik Kıbrıs Partisi Kadın Meclisi olarak şiddetin normalleştirilmesini asla kabul etmeyeceklerini belirten Yiğiter, “ Cinsiyetçi olmayan, çağdaş, demokratik bir eğitim sisteminin oluşturulmasından başlanılarak, kadın dayanışma evleri de dahil sosyal devlet ilkelerinin bir an önce hayata geçirilmesini hükümetten talep ediyoruz. Vatandaşlarının en temel insan hakkı olan yaşam hakkını korumaktan aciz bu sistemi reddediyor, paydaşlarımız olan tüm kadın örgütleri ve sivil toplum örgütlerini bu cinsiyetçi, gerici düzene karşı dayanışma içinde olmaya çağırıyoruz” dedi.